24 Kasım 2012 Cumartesi

Ses Kayıtları

beni hiç takmayan, sevdiğini söyleyen ve benim çok sevdiğim biri vardı hayatımda bir kaç güne kadar. mutluydum. dünyaları verseler o günlerde ki heyecan ve sevince değişmezdim hiçbir şeyi. bir insan her gün, her dakika gülebilir miydi? ben gülerdim. her mesaj atıldığında heyecanla açıp okuyabilir miydi? ben okurdum. "seni seviyorum" demeyi pek sevmeyen bir adam sürekli "seni seviyorum" diyebilir miydi? ben derdim. hayatıma aniden girip aniden çıkması ben derinden etkileyebilir miydi? evet etkileyebilirdi. öyle de oldu. en olmadık anda karşıma çıktı ve "seni seviyorum" dedi. bir kaç gün önce tekrar geldi ve "sana karşı her zaman dürüst olmamı istersin dimi?" dedi. ayrılığın o sinsi kokusu geldi burnuma. onun sevdiği burnuma. bizim ilişkimizde burundu en önemli olan. severdik burunlarımızı. devam etti sonra "böyle olmayacak gibi, biraz ara verelim mi?" dedi. bir kaç güne kalmaz ayrılıcaksınız dedim kendi kendime. o an düşündüğüm ve hissettiğimi şeyleri ona akıcı bir şekilde tasvir edebilseydim belki ayrılmayacaktık ama diyebildiğim tek şey "peki"ydi. boğazınızda birikir ya cümleler, bir şey söyleyemezsiniz hani. benim de birikti ve düğümlendi cümleler boğazımda. yazayım, uzun uzun mesajlar yazıp yollayayım dedim, olmadı! bir gece içtim ve uzun bir mesaj attım. defalarca kez "gitme,kal" yazmama rağmen yinede gitti. kadın gider, erkek içer cümlesi doğru geldi o an bana. düşündüm. sadece düşündüm ve düşünmekle kaldım. şimdi o bensiz, ben ise onsuzum. geriye kalan bir kaç parça anı. hee bir de aradığım zaman yatmadan önce "seni seviyorum" dediği, benim ondan gizlice kaydettiğim ses kayıtları..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder